Flavorwire
sitesi, edebiyat tarihinde ünlü yazarların ünlü yazarlara en sert
hakaretlerinden oluşan bir liste hazırlamış. Listeye Nabokov gibi dile
getirdiği hakaretlerin üç tanesiyle birden giren yazar da var, Joyce gibi
birden çok hakarete uğrayan da; Faulkner ve Hemingway gibi karşılıklı atışan
da, hem hakaret edenler hem de hakaret edilenler arasında bulunanlar da...
Okurları epey eğlendirecek, yer yer edebi göndermelerle dolu yer yer ise sokak
ağzına çalan "yazardan yazara hakaretler listesi" 30. sıradan geriye
doğru sayıyor:
30.
Gustave Flaubert, George Sand hakkında:
“Mürekkeple
dolu koca bir inek.”
29.Robert
Louis Stevenson, Walt Whitman hakkında:
“zincirleri
yeni çözülmüş, sahilde dolaşan ve aya uluyan büyük tüylü bir köpek gibi...”
28.
Friedrich Nietzsche, Dante Alighieri hakkında:
“Mezar
taşlarına şiir yazmış bir sırtlan.”
27.Harold
Bloom, J.K. Rowling hakkında:
"Harry
Potter ve Felsefe Taşı'nı nasıl mı okumalı? Her şeyden önce, belki son olarak
da şunu söylemeliyim: Neden okuyalım ki? Tahmin ediyorum ki daha iyi bir şey
okumaya ikna edilemiyorsanız, Rowling idare edecek artık.”
26.Vladimir Nabokov, Fyodor Dostoyevski
hakkında:
"Dosteyevski'nin
tatsızlığı, Freudyen tarz komplekslerden muzdarip bireylerle uğraşıp durma
monotonluğu, insan asaletinin başına gelen trajik olayların içinde debelenip
durması... Tüm bunları takdir etmek zor."
25.Gertrude
Stein, Ezra Pound hakkında:
"Kasaba
anlatıcısı. Eğer bir kasabaysanız mükemmel, ama değilseniz, değil."
24.Virginia Woolf, Aldous Huxley hakkında:
“Ham
ve pişmemiş itirazlar.”
23.H.
G. Wells, George Bernard Shaw hakkında:
“Bir
hastanede aptal bir çocuğun haykırması gibi.”
22.Joseph Conrad, D.H. Lawrence hakkında:
“Ağzı
bozuk. Müstehcenlikten başka bir şey değil.”
21. Lord Byron, John Keats hakkında:
"İşte
Johnny Keats'in altını ıslatan şiiri ve Tanrı bilir kim tarafından yazılmış üç
roman... Yalvarıyorum daha fazla Keats olmasın: Canlı canlı derisini yüzün
onun; sizlerden biri yapmazsa kendim yapacağım. İnsanoğlunun çocukça
budalalılığına tahammülüm yok."
20. Vladimir Nabokov, Joseph Conrad hakkında:
“Conrad'ın
hediyelik eşya dükkanı tarzını, şişeye konmuş gemiler ve deniz kabuğu kolyeler
romantik klişelerini çekemiyorum.”
19. Dylan Thomas, Rudyard Kipling hakkında:
“Bay Kipling başka türlü olmasını dileyeceğim
bu kötücül dünyadaki herşeyi temsil ediyor.”
18.
Ralph Waldo Emerson, Jane Austen hakkında:
“Bayan
Austen'ın romanları bana ahenk açısından kaba, sanatsal yaratıcılık açısından
steril, deha, nükte ve dünyanın bilgisinden yoksun şekilde İngiliz toplumunun
sefil gelenekleri içinde hapsolmuş görünüyor. Hayat hiçbir zaman bu kadar
sıkışık ve dar olmadı. Yazarın aklındaki tek problem evlenebilirlilik.”
17. Martin Amis, Miguel Cervantes hakkında:
"Don
Kişot'u okumak sizden yaşça büyük ve hiç olmadık bir akrabanızın tüm o eşek
şakaları, kötü alışkanlıkları, kaçınılmaz hatıralar ve berbat ahbaplarıyla
sonsuz bir ziyarete gelmesiyle kıyaslanabilir. Bu deneyim bittiğinde ve en son
sayfayı (diyaloglar için boşluk bırakılmamış sıkı bir düzyazı formatına 846.
sayfayı) okur okumaz gözyaşlarına boğulursunuz; rahatlama ya da pişmanlık değil
gurur gözyaşları. Don Kişot'un tüm yapabildiklerine rağmen
başarmışsınızdır."
16. Charles Baudelaire, Voltaire hakkında:
"Fransa'da
çok sıkıldım ve bunun temel sebebi burada herkesin Voltaire'i andırması...
Avanaklığın kralı, yüzeyselliğin prensi, anti-sanatçı, odacıların sözcüsü,
Siecle editörlerinin Peder Gigone'u."
15. William Faulkner, Ernest Hemingway
hakkında:
“Okuyucuya
sözlük kullandıracak bir kelime kullandığı görülmemiştir.”
14.
Ernest Hemingway, William Faulkner'a cevaben:
“Zavallı
Faulkner. Gerçekten etkili duyguların etkili sözlerden doğduğuna mı inanıyor?”
13.
Gore Vidal, Truman Capote hakkında:
“Tüm
önyargılarıyla gerçek bir Kansas'lı ev kadını.”
12.Oscar
Wilde, Alexander Pope hakkında:
“Şiir
sevmemenin iki yolu var; biri şiir sevmemek diğeri Pope'un şiirlerini okumak.”
11.
Vladimir Nabokov, Ernest Hemingway hakkında:
“Hemingway'i
ilk kez kırklı yaşlarımın başında okumuştum; ziller, zarlar gibi bir şeydi ve
iğrenmiştim.”
10.
Henry James, Edgar Allan Poe hakkında:
“Poe'ya
duyulan hayranlık, düşünmenin geçilmesi şart ilkel bir basamağıdır.”
9.
Truman Capote, Jack Kerouac hakkında:
“Bu
yazmak değil daktiloya çekmek.”
8.
Elizabeth Bishop, J.D. Salinger hakkında:
"Çavdar
Tarlasında Çocuklar'dan nefret ettim. Kitabı okumak çok uzun zamanımı aldı; her
defasında yalnızca bir sayfa okuyabildim ve önüme çıkan her saçma cümle için
onun adına utandım. Salinger'in böyle bir kitap yazmasına nasıl izin verirler?”
7.
D.H. Lawrence, Herman Melville hakkında:
“Kimse
Hermen Melville'den daha palyaço kılıklı, sarsak ve veciz derecede kötü olamaz;
üstelik Moby Dick gibi harika bir kitabın içinde bile!"
6.
W. H. Auden, Robert Browning hakkında:
“Robert
Browning'in yatakta iyi olduğunu sanmıyorum. Karısı muhtemelen onu pek
umursamıyordu. O da horluyor ve 12 yaşında kızlarla ilgili fanteziler
kuruyordu.”
5. Evelyn Waugh, Marcel Proust hakkında (1948) :
“Proust'u
ilk kez okuyorum. Oldukça zayıf bir iş. Sanırım zihinsel olarak sorunlu biri.“
4.
Mark Twain, Jane Austen hakkında:
“Kitapları
eleştirmek gibi bir hakkım yok ve onlardan nefret etmedikçe de yapmam. Jane
Austen'ı sıklıkla eleştirmek istiyorum ama kitapları beni çıldırttığı için öfkemi
okuyucudan saklayamayacağım düşünüyor ve bu yüzden de her seferinde başlamadan
duruyorum. 'Aşk ve Gurur'u her okuyuşumda onu deşmek ve kafatasına kendi kaval kemiğiyle
vurmak istiyorum.”
3.
Virginia Woolf, James Joyce hakkında:
“Ulysses,
sivilcilerini kaşıyan mide bulandırıcı bir üniversite öğrencisinin
çalışmasıdır.”
2.
William Faulkner, Mark Twain hakkında:
"Avrupa'da
dördüncü sınıf bile sayılmayacak, yüzeyselliğini ve tembelliğini gizlemek için
birkaç kendini kanıtlamış ve başarısı kesin eski edebi kalıbı yeterli dozda
yerel renkle birlikte kullanan çala kalem bir yazar."
1.
D.H. Lawrence, James Joyce hakkında:
“Tanrım,
James Joyce ne sarsak bir türlü yemeği! Bayat turşular, İncil'den alıntılardan
oluşan bir lahana çorbası, tasarlama ve art niyetli gazetecilik suyunda fazla
bekletilmiş yahniden başka bir şey değil.”
Kaynak:
sabitfikir.com
0 YORUM:
Yorum Gönder