we live in public (2009)

2010 yılında If Film Festival kapsamında ülkemizde gösterime giren bir belgesel. İnternet’in patlamaya başladığı 90ların başında en büyük internet öncülerinden Josh Harris’in yaşam hikayesini ve yaptığı garip deneyi konu edinir. Ta o zamanlarda insanların bir kutu içinde sıkışıp kalacağını gören...
paylaş:

kanalizasyonda kaybolan bir beyin

Işık huzmelerinin göz bebeklerime açtığı bir savaşın içinde, güzel kokuları çektikçe içime, beynimde dalgalanan olguların varlığını düşününce, yerine getirmem gereken zorunluluklarımı hiçe sayarak, beyaz klozet kapağında oturduğum, yukarılardan metalin üzerine düşen kaya parçasının çıkardığı...
paylaş:

darkened room (2002)

8 dakika uzunluğunda bir David Lynch kısası, lakin bir Lynch filminde olması gereken tüm özellikleri ihtiva ediyor: karanlık, sonuçsuzluk, gizem, garip bir olgu… Atmosferi durağanlıktan çıkarıp gerilime sokan fondaki soundtrack’e zaten söylenecek bir söz yok. 8 dakikada gerçeklesen olay ise iki...
paylaş:

everything is illuminated (2005)

Ailesinin köklerini bulmak için Odessa’ya gitmeye çalışan, vejetaryen bir koleksiyoncu, kör bir şoför, Michael Jackson hayranı bir rehber ve Sammy Davis Jr. Jr. isminde bir köpekle geçen bir yol hikayesi ve fazlası. Jonathan Safran Foer’in aynı isimli romanından uyarlama filmin yönetmen koltuğunda...
paylaş:

eraserhead (1977)

Ve olaylar gelişir… Her zaman bir anlatılmak istenilen olguyu anlama çabası güderiz ve eğer anlamazsak ya çamur atar ya da anlayan birilerine sorular sorarız. Tam açıklamanın ne olduğu kişinin kendisine göre değiştiği durumlar vardır. Çünkü kendi mantık çerçevesine hangisi tam oturuyorsa kişi ya...
paylaş:

dancer in the dark (2000)

Şarkılar her zaman insanı mutlu etmez ve müzikallerde kötü şeyler olmaz. Bu iki önermeyi alt-üst eden, yüreğimizi burkan bir film Dancer in the Dark. Lars von Trier’in yazıp yönettiği ve başrollerinde Björk ve Catherine Deneuve’un oynadığı ağlatan bir film. Selma, gözlerinde kalıtsal bir problem...
paylaş:

en rahatsız edici ve sinir bozucu filmler

Dram, romantizm, korku, gerilim, savaş, fantastik, bilim-kurgu gibi kategorilere pek de sığmayan başka kefe bulmak için zorlandığımız, izlerken pişmanlık duyduğumuz filmler vardır. İnsanın sinirini bozar, bitmesi için dakikalar sayılır ve olabildiğine rahatsızlık duygusu verir. Kişisel blog sahipleri...
paylaş:

yeraltı sakinleri | jack kerouac

The Subterraneans. “Ve bu kitabı yazıyorum.” diye biten, yollarda aşk molaları veren bir kitap Yer altı Sakinleri. An itibari ile gündemde olan 138 yasak kelimeden biri olan “Beat” kuşağının öncülerinden Jack Kerouac’ın samimi kitabı. Jack Keouac yine yollardadır, her zamanki gibi ama bu sefer...
paylaş:

once upon a time in america (1984)

Tam 229 dakikalık bir Sergio Leone Filmi olan Once Upon a Time in America’nın başrollerinde efsanevi oyuncu Robert De Niro oynuyor. Film 1984 yapımı ve yönetmenin son göz ağrısı. Film, Harry Grey’in romanından uyarlama ve Sergio Leone dışında daha 5 isim filmin senaryosunda boy göstermiş. Filmin...
paylaş:

üç zamanlı tiyatro

Tahmin edemiyorum, cennetin olmadığını, kâbus gibi geliyor, zaten melekler bizim için yas tuttuğu sürece cennetten medet ummak akıl işi değil. Günlerden bir gün, -muhtemelen perşembedir- hava serin, ben düşünceli. Üzerimde uzun bir hırka, estikçe rüzgâr dalgalanıyor etekleri, kaldırımlar üzgün,...
paylaş:

caché (2005)

Televizyon için edebiyat programı hazırlayan entelektüel bir adam ve onun ailesinin garip videokasetler yüzünden çalkalanışını anlatan, aslında görünenden çok seyircisinin önyargılarını konu edinen inanılmaz derece akıl karıştırıcı ve bulmaca misali ilerleyen dakikalarıyla izleyiciyi kendini sorgulaması...
paylaş:

lanetlilerin saç stili | joe meno

Hairstyles of the Damned. Joe Meno’nun garip ama bir o kadar da eğlenceli kitabı. Tipik 90lı yılların gençliğinin hayat hikâyelerini, karşılaştıkları zorlukları, yaşadıkları aşkları, kıskançlıkları, eğlence ortamlarını, dinledikleri müzikleri, söyledikleri şarkıları, sevişme anılarını, saç stillerini,...
paylaş:

kiss kiss bang bang (2005)

Polisten kaçarken kendini Hollywood’ta çekilecek olan bir filmin seçmelerinde bulan Harry, söylediği yalanlarla oyunculuk hayatına bir adım atar. Eşcinsel Perry lakaplı gerçek bir dedektifle tanışan Harry kendini bir anda gerçek bir cinayet soruşturmasının içinde bulur. Harry’nin çocukluk arkadaşı...
paylaş:

rabbits (2002)

David Lynch’ten garip bir güldürü. Yönetmenin diğer filmlerinden farklı 50 dakikalık adını koyamadığımız bir deneyim. Kafa patlatmak için çözümlenmesi zor bir bulmaca, boş gözlerle izlendikten sonra ağızdan çıkan yorumlar, beyin fırtınası… David Lynch’in yazıp yönettiği 2002 yapımı fantastik komedi-dram....
paylaş:

el laberinto del fauno (2006)

Pan's Labyrinth. 3 Oscar, 68 farklı ödül (BAFTA, Goya,…), 58 farklı adaylık (Cannes, Golden Globes,…). Rotten Tomatoes’de 8.6 puan, IMDb’den yaklaşık 176 bin kullanıcının oylarıyla alınan 8.4 puan. Bu puanla top 250 listesindeki 77.lik. Metacritic.com dan alınan 98/100 metascore. Bu sayılanlar...
paylaş:

psycho (1960)

Efsanevi yönetmen Alfred Hitchcock’un yönetmen koltuğunda oturduğu ve 60 yaşındayken çektiği 1960 yapımı Psycho, emlak ofisinde çalışan bir kadının hayat hikayesini anlatmakla başlar. Kadın 10 yıldır aynı emlak ofisinde çalışmaktadır ve patronuna gereken güveni vermiştir. Sevgilisi ile artık evlenmek...
paylaş:

jacob's ladder (1990)

Film, Jacob Singer adında bir adamın hayat hikâyesini anlatır. Filmde anlatılan hikâye üç ayrı zamanda seyreder. Birincisi Vietnam Savaşı esnasındaki olan olaylar, yaşanılan trajik vakalar ve katliamlar, ikincisi Vietnam Savaşı sonrası, yeni bir ilişki, eskiden kalma anılar, hatıralar ve üçüncüsü...
paylaş:

en iyi 100 korku filmi

Best-Horror-Movies.com adresli site korku filmlerinden anlayan 23 jüri üyesiyle yaptığı kriterlerle toplamda 322 filmi incelemişler ve en iyi 100 korku filmini belirlemişler. Ele alınan kriterler; senaryo, orijinallik, etki, korku, konu, favori ve hala izlenebilir olması. Bu seçenekleri 1 ila 10...
paylaş:

august rush (2007)

Kristen Sheridan’ın yönetmenliğini üstlendiği dram-müzik-romantizm kategorili August Rush, ay ışığı altında güzel bir kaçamaktan sonra birbirine aşık olan iki gencin hikayesiyle başlar. Yakışıklı genç gitarını konuşturan, güzel bayan ise tellerin yüzeyinde elinin hareketinden ses türeten şahıslardır....
paylaş:

paris, je t'aime (2006)

Kalbin attığı şehirden kısa kısa aşk hikâyeleri. Ayrılıklar, olumsuzluklar, ölümler, sevgi, aşk, yazarlar, şairler, resim, müzik, sanat… Birçok ünlü ismi ve başarılı yönetmeni bir araya getirmeyi başaran 2006 yapımı Paris, je t’aime, eğlenceli, dram ve aşk dolu kısa filmlerden oluşuyor. Yönetmen...
paylaş:

candy (2006)

Boya kalemleriyle kendine dünyalar yaratan Candy ve kelimeleriyle düşler kuran Dan mutluluklarından bir haber aşkın içine düşmüş cezalılardır. Hayat onlar için bembeyaz sayfalarından birisini koparmış ve onlar bu beyaz sayfada kendi evciliklerini oynamaya başlamışlardır. Bu sevimli oyunları sürüp...
paylaş:

düşmek değil bu

Kulak zarımızı kemiren kumrulara inat, gri düşler peşinde koşarken düştüğümüzden diz kanamalarımız, hayat, beklenmedik anda, tahmin edilmeyen yerde, durup kalkmamıza müsaade etmiyor, onun farkındayız. Kıskançlıklarımızdan kederlerimize kadar bir ton yığın var rüzgârda serpişen, nehir yataklarında...
paylaş:

amores perros (2000)

“Tanrı bulanık görmemi istiyorsa ben de bulanık görürüm.” Birbirinden farklı üç hayat hikâyesi ve bu hikâyelerin aralarına sığınmış gizemler, tutkular ve aşklar. Yerinde olmayan bağ yumakları, kaderin çizdiği yolun dışına çıkamamak, kırılan kalpler ve dövüştürülen köpekler. Vurdumduymazlık, başkaldırı,...
paylaş:

eternal sunshine of the spotless mind (2004)

Tüm yaşadıklarına ve ilişkisine rağmen sevdiği erkekle ilgili tüm anılarını garip bir yöntemle aklından sildiren, renk cümbüşü bir kadın, bunu yaptığını öğrenince aynı işlemi kendi üzerinde denemeye çalışan bir adam ve budan sonra gelişen garip olaylar. Kaderin iki bireye oynadığı saf bir oyun,...
paylaş: