i spit on your grave (2010)


Yönetmen: Steven R. Monroe
Senaryo: Meir Zarchi(78 yapımlı orijinalinden), Stuart Morse
Oyuncular: Sarah Butler, Jeff Branson, Andrew Howard
Tür: Suç | Korku | Gerilim
Yıl: 2010
Süre: 108 dak.
Dil: İngilizce
Ülke: ABD
IMDb puanı: 6.3/10
Metascore: 27/100

1978 yapımı filmin aynı isimli yeniden çekimi olan filmde Jennifer adındaki yazarın yeni romanı için sessiz, sakin bir kulübeyi kiralayıp oraya yerleşmesiyle gelişen olayları anlatır. Kızımız tek başına geldiği ve üç dört ay kalmayı planladığı kulübede arzuladığı hayatı yaşamaya başlar ve romanına devam eder. Sabah koşularını yapıp akşamları da gölün yanındaki kulübesinin sundurmasında şarabını yudumlayarak kafasını toplar.
Ne var ki daha kulübeye gelmeden önce kaybolup yol sormak için durduğu benzin istasyonundaki bir grup genç tarafından hayatı zindana döner. Kulübeye girmeyi başaran gençler Jennifer için korkulu bir gece yaşatırlar.


Öncesinde Jennifer yudumladığı şarapla beraber yanında getirdiği esrarı içmiştir. Sabaha karşı bir sesle uyanır ve kâbus başlar. Bir şekilde ellerinden kurtulmayı başaran kız ormanda koşmaya başlar ve birine çarpar. Arkadaşıyla beraber avlanmaya çıkmış olan kasabanın şerifidir bu adam. Durumu ona anlattığında arkadaşına gitmesini söyler. Bu esnada izleyicide bir şeylerden işkillenme durumu yaşanır. Şerifin öyle bir söylemi ve duruşu vardır ki sen git ben bu işi halledeyim der gibi bir havası vardır ya da ben öyle zannettim.
Sonrasında eve gelen şerif olay mahallini incelerken şarap şişerinin çokluğundan yakınır, söndürülmüş esrarı görür ve avı avcı durumuna sürükler. Üzerindekileri yoklarken kendinden geçer ve diğer dörtlü şerife katılarak olay daha da karmaşık hale gelir.
Kıza zorla at taklidi yaptırırlar, kız kişner. Bu durum izleyicide sinir olma durumu yaşanmasına sebebiyet verebilir ve bu sahne filmdeki tek sinir olma durumunu yaşatan sahnedir. Diğer sahnelerde olsa olsa iğrenme ya da “efektler biraz fazla kaçmış” durumu söz konusudur.
Neyse, grupta Jennifer’ın kulübeye ilk geldiği zamanda musluğunu tamir eden ve akıl sağlığı pek de yerinde olmayan bir vatandaş vardır. Grubun belki de tek akıllısı odur. Diğerleri psikopat tavırları ve çirkin düşünceleriyle kıza olur olmadık yer şeyi yaptırırlar. En sonunda da o genci de kışkırtarak kıza tecavüz etmesini sağlarlar. Sonra bu olay bitince ne hikmetse kızımız yavaşça kalkar ve dışarıya çıkar, yavaşça yürümeye başlar, beş kişilik grubumuz etrafını sarar. Biri sürekli olayları videokasete kaydeder, biri kızı su birikintisinde boğmaya çalışır, şerif anal seks düşkünü olduğunu iddia ederek kıza tecavüz eder ve diğerleri de işlerini yaparlar. Sonrasında kız bitkin halde çırılçıplak vaziyette yürür ve köprü benzeri bir yere gelir ve kendini suya bırakır. Öyle olmasa bile şerif tüfeğiyle kızı öldürecektir. Ararlar tararlar ama kız ortalıkta yoktur. Tüm kanıtları ortadan kaldırmaya çalışırlar, kızın kıyafetlerini, bilgisayarını yakılır, videokaset parçalanır, otomobil yok edilir.
Bir süre sonra videoteypin çalındığını öğrenen grup sakinleri telaşlanırlar çünkü aslında parçalanılan kasette herhangi bir şey yoktur, kaseti grubun salak vatandaşı saklamıştır. Gruptakilerin biri geceleyin aynı kıza yaptıkları gibi bir olayla karşılaşır; tak diye bir ses duyar ve ölü bir kuş kapının önünde durmaktadır.
İntikam zamanı gelip çatmıştır. Bunu, grubun geri zekalı vatandaşının yaptığını düşünürler çünkü ortalıkta yoktur. Ararlar tararlar ama bulamazlar ve en sonunda kahramanımız ona çektirdiklerinin bin kat fazlasıyla adamların karşısına dikiliverir.
Açıkçası çok da germeyen, sinir olmamıza sebebiyet vermeyen ama izlendiğinde keyifli dakikalar geçirmemizi sağlayan bir film. Lakin ardından unutulacaktır muhakkak. Fazla beklentiniz olmadan izlemeniz tavsiye olunur.
78 yapımı olanını seyretmedim sadece fragmanını izledim. Konu bakımından benzer olsa da kızın adamları öldürüş biçimlerinin farklı olduğunu gördüm. Yanlış anlamadıysam sevgi gösterisi yaparak avına yaklaşıyor ve arı gibi sokuyordu. O yüzden izlemeyi pek de düşünmüyorum.
Bu film için söylenebilir birkaç şey ise Jennifer rolündeki oyuncu rolünü iyi yapmış, gözlerindeki şok ifadesi iyiydi açıkçası. Kişneme sahnesi yersiz ve gereksizdi ama psikopatların avlarından neler yapmasını isteyecekleri belli olmuyor tabii. Kızın öldürme planları gayet hoş ve başarılıydı ama efektler fazla abartı gibi geldi. En azından kargaların gelip adamın gözlerini gagaladığı sahnede gözün dışarıya çıkıp kanın vıcık şeklinde akması inandırıcı olmamış yine de işkence şekilleri bu tarzı seven izleyiciler için doyurucu olabilir. Bir ara şerifin poposuna sokulmuş tüfekle ne yaptığını anlamakta güçlük çekip kahkahaya da boğulabilirsiniz ama o psikoloji altındaki bir insanın da neler yapabileceği belli olmuyor.
İzlenebilir bir film, IMDb puanı da 1978 yapımı olanından yüksek, bu da gereksiz bir ayrıntı.

paylaş:

2 yorum:

  1. bence filmin mesajı güzeldi..film sıradan gidiyor ama iyi toparlıyor. ortanın üstü olaraktan 6/10
    üstüne bir de,
    aferin diyorum.

    YanıtlaSil
  2. imdb de ben de 6 verdim :) aferin banaysa eğer teşekkürler :)

    YanıtlaSil