Hiç
yalnız hissetmedim kendimi.
Bir
odada tek başıma kaldım, intiharın eşiğinde. Kendimi çok kötü hissettiğim oldu,
ama hiçbir zaman birinin odaya girip kendimi daha iyi hissetmemi sağlayacağını
düşünmedim? ya da birkaç kişinin.
Başka
bir deyişle, yalnızlık beni hiçbir zaman rahatsız etmemiştir, çünkü yalnız
kalmaya doyamam.
Ben
kendimi insan dolu bir odada ya da tezahürat yapan seyircilerle dolu bir
tribünde en yalnız hissederim.
Ibsen’den
bir alıntı yapacağım: “En güçlü insanlar genellikle yalnızdır.” Hiçbir zaman
içimden, “şuh bir sarışın içeri girince kendimi daha iyi hissedeceğim,” diye
geçirmedim. Hayır, onun hiçbir yararı olmaz. İnsanları bilirsin, “Hey, Cuma
akşamı, ne yapacağız? Burda kös kös oturacak mıyız?” Evet, kesinlikle. Çünkü
yok dışarıda bir şey.Aptallık sadece.
Aptal
insanlarla fingirdeyen aptal insanlar. Geceye koşa koşa çıkmak gibi bir ihtiyaç
içinde olmadım hiçbir zaman. Barlarda gizlendim, çünkü fabrikalarda gizlenmek
istemiyordum. Hepsi bu. Milyonlarca insan adına özür dilerim, ama ben kendimi
hiçbir zaman yalnız hissetmedim. Kendimden hoşnutum.
Bildiğim
en iyi eğlence kendimim. Biraz daha şarap içelim!
Interview,
Eylül 1987
(EdebiyatHaber
aracılığı ile)
sanmam:)
YanıtlaSil