Senaryo:
Andy Wachowski, Lana Wachowski
Oyuncular:
Keanu Reeves, Laurence Fishburne, Carrie-Anne Moss, Hugo Weaving
Tür:
Aksiyon | Bilim-kurgu
Yıl: 2003
Süre:
138 dakika
Ülke:
ABD, Avustralya
Dil:
İngilizce, Fransızca
Wachowski kardeşlerin muhteşem bilim-kurgu üçlemesi The
Matrix’in ikinci ayağı olan Reloaded, ilk filmde altyapının kurulduğu Matrix
kavramının üzerine bindirmelerle Neo’nun gerçek dünya ve Zion’u kurtarma
çabasında kimliğini yerli yerine oturtması üzerine devam eden bir konu işliyor.
99 yılında vizyona giren ilk filmin büyük sükse yapması ve her sinema konuşulan
yerde adının geçip kült film olarak anılmasının yanında her ne kadar
yönetmenler ilk filmin gölgesinde kalmamasını istedikleri bir film çekseler de
ikinci bölüm olan Reloaded, eleştirmenler tarafından haksız yere kötülenmesi ve
izleyiciler için genel olarak daha da güçleşen konusu ile kafaları
karıştırmasıyla elde edilmesi amaçlanan başarıyı getirememiş, ilk filmin önüne
geçememiş. Tabii bana göre üçlemedeki tüm bölümler gibi Reloaded da olması
gerektiği gibi bir devam filmi.
Eleştirilmesinin en büyük nedenlerinden biri filmin
derin felsefik olgusundan biraz ayrılarak konuya aşk meselesinin dahil edilmesi
diyebiliriz. Bence duruşuyla ayrı bir yer tutan oyunculukların mimiksiz olarak
görülüp taşlanması da bu etkenlerden biri.
Temeli oluşturulmuş yapının neticeye bağlanmasında ara
basamak olarak görülebilecek ikinci bölüm, neo’nun artık seçilmişlik kavramını
daha çok benimsemesi üzerine kurulu. Tabii insan olduğunu unutmamanın verdiği
duygusal bağlamlar yapacağı seçimlerin sonuçlarını bir o kadar da etkiliyor. Seçilmiş
kişinin özelliklerine bir bir sahip olmaya başlayan Neo, üzerindeki baskı ile
rüyalarında gördüğü gelecek olgusuyla karar aşamalarında duygusal yönden seçimlerde
bulunabiliyor.
Zion denilen, son insan ırkının yaşadığı yerin
kurtarılması üzerine daha çok düşülen senaryoda, tehdit olarak görülen bir o
kadar kavram yetmezmiş gibi Matrix içerisinde özgürlüğünü kazanan programların
varlığı, klonlanma özelliğinin meydana gelişi ile düşman sayısı daha da
artıyor.
Görsel şölen belki çok klişe bir söylem ama bu filmde
ilk filme oranla teknolojinin daha çok kullanılmasıyla artan efektler tam da bu
klişe lafın karşılığını oluşturuyor. Çokça eleştirilen dövüş tekniğinin yerlere
vurulmasının aksine benim düşüncem tümüyle pozitif. İzlerken konunun tümüne
inanıp bilim-kurgu türünün en iyi eserlerinden biri olan filmi kötülemek için
saçma fikirler uydurmak ne yazık ki pek de mantıklı eleştiri gibi görünmüyor.
Konunun bölünmemesi için aynı sene içerisinde vizyona
giren üçüncü bölüm ise tam da Reloaded’ın merak uyandıran final sahnesiyle
başlıyor.
Ağır eleştirilere maruz kalmış olsun, bence en iyi
devam filmlerinden biri olan Reloaded, yine ilk film gibi görsel, teknik,
kurgu, senaryo ve yardımcı tüm etkenlerle unutulmayacak bir film.
Fragmanı buradan izleyebilirsiniz.
0 YORUM:
Yorum Gönder