funda uncu etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
funda uncu etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

Dünya Çeviri Günü kutlu olsun: Ölüm Pornosu'nun çevirmenine 3 yıla kadar hapis isteniyor!


İstanbul Basın Savcılığı Chuck Palahnıuk’un ‘Ölüm Pornosu’ isimli kitabıyla ilgili bir soruşturma başlatmış, kitabı T.C. Başbakanlık Küçükleri Muzır Neşriyattan Koruma Kurulu Başkanlığı’na göndermişti. Soruşturma sonrası Türkçeye tercümesini yapan Funda Uncu ile kitabı yayınlayan Ayrıntı Yayıncılık’ın sahibi Hasan Basri Çıplak hakkında 6 aydan 3 yıla kadar hapis istemiyle dava açıldı. Davanın "30 Eylül Çeviri Dünya Çeviri Günü"ne denk gelmesi hayli ironik!

İstanbul Cumhuriyet Savcısı İsmail Onaran’ın hazırladığı iddianamede, kitapta cinsel organlara kadar detaylara yer verildiği ve bu anlatımların kitabın birkaç yerinde değil tamamına yakın bölümde bulunduğunu belirtildi.

Kitap üzerinde yaş uyarısının bulunmadığını ve bu nedenle küçük yaştaki çocukların ulaşabileceğinin dikkate alınarak, kitabın T.C. Başbakanlık Küçükleri Muzır Neşriyattan Koruma Kurulu Başkanlığı’na gönderildiği vurgulandı.

İddianamede kurul tarafından yapılan incelemenin sonucu da yer aldı. İnceleme sonrasında söz konusu kitapta birçok gayri ahlaki ve edebi olmayan anlatımların bulunduğu ifade edildi. Kitabın asıl ağırlığının cinselliğe yöneltilmiş olduğu ve bu nedenle toplumun ahlak yapısı ile bağdaşmadığı bu hali ile de müstehcen bulunduğu belirtildi. İddianamede, yine Muzır Kurul raporundaki ifadelerle, ülkelerin ahlak anlayışlarının birbirinden farklılık gösterdiğinin bir gerçek olduğu, kitabın hiçbir uyarı yapılmadan satışa sunulduğu ve çocuklara ulaşmasını engelleyecek hiçbir önlem alınmadığı dolayısıyla suçun oluşumu için yeterli olduğu vurgulandı. Muzır Kurul'un yetişkinler için hazırlanmış bir kitap için traji-komik raporu ilgili haberi ve raporun tümünü bu haberimizde görebilirsiniz: İşte Ölüm Pornosu Raporunun Tamamı!

Yayınevi sahibi Hasan Basri Çıplak alınan ifadesinde suçlamaları kabul etmediğini belirtti. Çıplak, yazarın dünyaca ünlü bir kişi olduğunu, eserde pornografinin değil kadının bir meta olarak kullanılmasının eleştirildiği, yayın evlerinde bu yazarın basılan onuncu kitabı olduğunu belirtti. Kitabın tercümanı Funda Uncu ise alınan ifadesinde kendisinin çevirmenlik yaptığını Ayrıntı Yayınevi’nde yazarın sekiz adet kitabını çevirdiğini eserin kendisinin tercüme ettiğini görevinin kendisine teslim edilen eserin aslına sadık kalarak tercüme etmek olduğunu ve mesleğini icra ettiğini belirtti.


paylaş:

tıkanma | chuck palahniuk


Choke.
Hasta annesinin tedavi masraflarını karşılamak için tıp eğitimini yarıda bırakmış ve geçimini elit/pahalı restoranlarda boğulma taklidi yapıp kurtaran kişiyi bir kahramana çevirerek onun duygularını kendini sahiplenmeye doğru sürükleyip belirli aralıklarla ona para gönderilmesiyle sağlayan bir anti-kahramanla karşı karşıyayız bu kez. Üstelik kendinden de nefret ediyor ve anlatıcı olduğu kitaba “Eğer bunu okumaya niyetliyseniz vazgeçin.” Diyerek başlıyor. Biz bu uyarıyı dikkate almayıp kitaba başlarsak eğer Chuck Palahniuk sonsuz hayal dünyasının kapılarını sonuna kadar aralamış oluyor ve biz arkamızda bıraktıklarımızı unutarak bambaşka bir dünyaya adımımızı atmış oluyoruz ta ki kitap bitene kadar.
“Gerçek şu ki, dul bir anne tarafından yetiştirilen her erkek çocuk evli olarak doğmuş sayılır. Bilmiyorum ama bence annesi ölene dek bir erkeğin hayatındaki diğer kadınların hepsi metres olmaktan öteye gidemez.” Diyerek tanımlıyor kendini, annesiyle arasındaki bağ da bu yolda devamlılığını sağlıyor.
Kendisi bir seks bağımlısı ve bunun bir rahatsızlık olduğunun farkında ama kendini durduramıyor. Bunda karşı cinsin de etkisi azımsanmayacak ölçüde tabii; baştan çıkarmalar, karşı cinsin kahramanımızdan daha azgın olması, vs.
paylaş:

ölüm pornosu | chuck palahniuk


Snuff.
Feci derecede sakıncalı bir kitap! Chuck Palahniuk gibi edepsizler, terbiyesizler olmasa aslında hayatımız sütten çıkmış ak kaşık ya da “kaşağı” kıvamında olabilir. Çünkü Kaşağı gibi, Eylül gibi kitaplar anlatıyor aslında yaşadıklarımızı. Bizim kültürümüzde ne porno vardır ne de fetiş. Ağzımızdan küfür bile çıkmaz aslında. Üstelik biz yılbaşının gelmesini sarışın hatunları okşamak için isteriz. Çünkü onların saçları tam da okşanmak içindir. Yani anlatılanların dışına çıkılıyorsa hep bu Palahniuk yüzünden, hep onu okuyanlar yüzünden. Yoksa dediğim gibi, cillop gibi insanlarız. Üzerimize krema sıkılıp yalanmalıyız, o derece!
Şaka bir yana açılan toplatılma davasının sadece adında “porno” kelimesinin geçmesinden dolayı olduğunu inatla düşünmekteyim. Yoksa adı başka bir şey olsaydı eminim ki sıyrılıp giderdi. Yoksa kitapta bahsedilen ya da en azından kullanılan kelimelerden daha ağırları başka kitaplarda mevcut. Ve işin ilginç yanı dünya üzerinde en iyi yazarlar arasında kabul edilen, kitapları çok satan, yeraltı edebiyatına derin katkıları bulunan Chuck Palahniuk için bu söz konusu. Çünkü burası Türkiye ve burada Palahniuk’a bile dava açılır.
Gerçi ülkemizde sadece kitaplar “ucube” olarak görülmüyor. Heykeller de bundan nasibini alan sanat eserleri arasında.
Ve aslında Palahniuk bize Gösteri Peygamberi’nde bir şeyler demek istiyor:
paylaş:

chuck palahniuk, bir 'manken' ve ölüm pornosu


İstanbul Başsavcılığı tarafından hakkında muzır soruşturması açılan Ölüm Pornosu’nun (Snuff) çevirmeni Funda Uncu, ifade vermesi için Bodrum Karakolu’na çağrıldı. Ve karakolda yaşadıkları gazetelerin birinci sayfalarına taşındı. “Utanmıyor musun böyle şeyler yazmaya?” diye soruldu ona, “Manken filan mısın yoksa?” dendi. Aşağıda Füsun Saka’nın bir zamanlar Kurban grubunun menajerliğini de yapan Uncu’yla sıcağı sıcağına yaptığı söyleşiyi okuyacaksınız. Ama ben esas şunu merak ediyorum, Chuck Palahniuk bu traji-komik hikayeyi duysa, kitabının Türkiye’deki ulusal gazetelere manşet olduğunu, milletin günlerce bunu konuştuğunu, çevirmeninin “manken” diye aşağılandığını ve geri kalan tüm saçmalıkları öğrense ne derdi acaba… (egoistokur.com)


Chuck Palahniuk’un Ayrıntı Yayınları’ndan çıkan “Ölüm Pornosu” (Snuff) adllı kitabın çevirmenisiniz, kitabın müstehcen öğeler içerdiği iddiasıyla başlatılan soruşturmada ifade vermeniz gerekti. Bu süreci anlatır mısınız?

paylaş: