“Şu halde biz de bu
işi yapmaya devam edeceğimiz için kendimizi ihbar ediyoruz. Chuck Palahniuk'un
son kitabını mahkemeniz vasıtasıyla Muzır Kurul’a gönderiyoruz” denmiş olması bile
bu ülkede sanata/edebiyata değer verenlerin ve saçma sapan bir kurul yüzünden
yılmayacakların olduğunu gösteriyor. Bu kaçıncı dava artık saymayı bıraktık,
yargılanan diğerleri gibi hem Yumuşak Makine hem de Ölüm Pornosu’nun davaları
bugün yine saçma bir kararla sonuçlanmış. SabitFikir’in haberi ise şöyle:
Bugün
görülen duruşmalarda yargılanan kitapların bilirkişi raporuna göre edebi birer
eser olduğu nihayet kanun önünde de kanıtlanmış olsa da, dava yine de sonuçsuz
kaldı. Dün gece onaylanan 3. Yargı Paketi doğrultusunda sanıklar hakkında basın yoluyla müstehcenlik suçundan
açılan kovuşturmanın ertelenmesine karar verildi. Karara göre sanıklar üç yıl
içinde benzer bir suçtan yeniden yargılanırsa, dava dosyaları tekrar açılacak.
Başbakanlık
Küçükleri Muzır Neşriyattan Koruma Kurulunun verdiği rapora dayandırılarak
William Burroughs'un yazdığı, Süha Sertabiboğlu tarafından dilimize çevrilen ve
Sel Yayıncılık tarafından yayımlanan Yumuşak Makine adlı kitabın yedinci
duruşması ve Chuck Palahniuk'un yazdığı ve Funda Uncu'nun Türkçeye çevirdiği,
Ayrıntı Yayınları tarafından basılan Ölüm Pornosu isimli kitabın beşinci
duruşması, 5 Temmuz 2012 tarihinde saat 09.30'da Çağlayan Adliyesi 2. Asliye
Ceza Mahkemesi duruşma salonunda arka arkaya görüldü. Duruşmalar Uluslararası
PEN Hapisteki Yazarlar Komitesi Direktörü Sara Whyatt, Evrensel Gazetesi,
Cumhuriyet Gazetesi, Hayat TV ve 6:45 Yayınları tarafından izlendi.
Önceki
duruşmalarda beklenen bilirkişi raporlarının hazır olduğu bildirildi. Bilirkişi
raporuna göre Yumuşak Makine’nin edebi bir eser olduğu nihayet kanun önünde de
kanıtlanmış olsa da, dava yine de sonuçsuz kaldı.
Bilirkişi
raporunda belirtildiği üzere; “Sonuç olarak Burroughs’un Yumuşak Makine adlı
romanı bir edebiyat eseridir. Ünü Amerika’nın sınırlarını aşan yazarın okurun
cinsel dürtülerini harekete geçirmek yerine toplumsal eleştiride bulunduğu,
cinsellik öğesi ile edebiyat dünyasında büyük yankı uyandıran yenilikçi anlatım
tekniği de bu amaca hizmet etmektedir.”
Bilirkişi
raporuna katılan sanıkların derhal beraatı talep edildi ancak dün gece
onaylanan 3. Yargı Paketi doğrultusunda 5 Temmuz 2012 tarihinde, yani bugün
yürürlüğe giren 6352 sayılı yasanın Geçici 1/1-b. maddesi uyarınca sanıklar
hakkında basın yoluyla müstehcenlik suçundan açılan kovuşturmanın ertelenmesine
karar verildi. Bu maddeye göre hakkında
kovuşturmanın
ertelenme kararı verilen sanıkların erteleme kararı verildiği tarihten itibaren
üç yıl içinde basın ve yayın yoluyla ya da sair düşünce ve kanaat açıklama
yöntemiyle işlenen yeni bir suç işlememesi halinde, sanık hakkındaki dava 6352
sayılı yasanın Geçici 1/2. maddesi uyarınca düşürülecek; bu süre zarfında yeni
bir suç işlenmesi ve bu suçtan dolayı
kesinleşmiş
hükümle cezaya mahkûm olunması halindeyse Yumuşak Makine davası tekrar açılacak
ve kovuşturmaya devam edilecek.
Sonuç
olarak olumlu gelen bilirkişi raporlarına rağmen beraat yerine erteleme kararı
verildi. Hâkimin “Dava bir hafta önce olsaydı ya da bilirkişi raporları bu
kadar geç gelmeseydi beraat kararı çıkacaktı,” açıklamasının üzerine söz alan
avukatlar dava dosyasının hukuka göre ve gelen raporlar doğrultusunda derhal
beraat kararı verilebilir durumda olduğunu, yasanın
hukukun
önüne geçmemesi gerektiğini, hukuka göre bu davadaki kovuşturma sürecinin
sonuna gelindiğini ve beraat kararı verilebileceğini açıkladılar. Ancak hâkim
bu davada beraat kararı verirse elindeki diğer dosyalara da beraat kararı
vermesi gerektiğini, beraat edeceklere beraat, suçlu bulunacaklara erteleme
kararı veriyor gibi olacağını ve yasaya göre hareket etmek zorunda olduğunu
bildirdi.
İrfan
Sancı söz alarak, “Bu yasa ileriye değil geriye doğru atılmış bir adımdır. Bu
bir af yasası değil tehdit yasasıdır. ‘Üç yıl içinde aynı suçu işlemeyin, aynı
suçtan yargılanmayın’ demektir. Ortada bir suç bile yokken ve beraat edecekken
verilen bu karar bizleri yıldırmak için. Ancak biz elbette 3 yıl içinde aynı
‘suçu’ işleyeceğiz, bizim işimiz bu. Elbette bu tür kitapları yayımlamaya devam
edeceğiz,” dedi.
Yumuşak
Makine davasının ardından görülen Ölüm Pornosu davasında da aynı karar
uygulandı. Karar üzerine söz alan yayıncı Hasan Basri Çıplak, “Bilirkişi
raporları bizim şimdiye kadar söylediklerimizin kanıtıdır ama siz yeni
onaylanan bu yasayı bizim lehimize değil aleyhimize kullandınız, beraat edecek
durumdayken bile dava kapanmıyor,” diyerek hâkime Chuck Palahniuk'un Ayrıntı
Yayınları tarafından yayımlanan son kitabını verdi ve “Şu halde biz de bu işi
yapmaya devam edeceğimiz için kendimizi ihbar ediyoruz. Chuck Palahniuk'un son
kitabını mahkemeniz vasıtasıyla Muzır Kurul’a gönderiyoruz,” dedi.
Nihayetinde
Yumuşak Makine ve Ölüm Pornosu davaları şimdilik son buldu bulmasına ama beraat
kararı çıkmadı ve sanıklar üç yıl içinde benzer bir suçtan yargılandığı
takdirde dava dosyaları tekrar açılacak.