-Kutsal
kitaplara vergi indirimi gelmiş, KDV oranı bu kitaplarda %1 olacakmış. Sel
Yayıncılık ise kitaplarının başına “kutsal” yazmayı planladıklarını söylemiş.
-J.K.
Rowling, Harry Potter’ın bir nevi internet modelinin oluşturulmasını sağlamış,
bu sayede okuyucu etkileşimini en üst düzeye çıkarmayı hedefliyor imiş. Aynı
zamanda bu projeyle çocukların kitaplara bakış açılarının değişeceğini ve okuma
alışkanlığı kazanacaklarını da düşünmekteymiş. Projenin adı Pottermore.
-Dil,
çok garip bir olgu. Kimi zaman tek kelimeyle çok şey anlatabiliyorken, kimi
zaman da anlatmak istediğini kurduğun cümlelerle bile başaramıyorsun. Bazen bir
dildeki tek bir kelime diğer dilde uzun bir cümleye eşdeğer olabiliyor. Örneğin
Fransızca bir kelime olan Retrouvailles, uzun zamandan sonra biriyle
karşılaşmaktan duyulan mutluluk anlamındaymış. Ya da Ilunga, hatayı ilk
seferinde affeden, ikinci yapıldığında görmezden gelen lakin üçüncü kez
yapıldığında kesinlikle affetmeyen kişi anlamında kullanılıyor imiş.
-Uçağa
bindiniz, kabin görevlisi önde ve arkada bulunan acil çıkış kapılarından
bahsediyor, içinizde de biraz heyecan var. Her şey şimdiye kadar olağan değil
mi? Peki bu talimatlardan sonra kabin görevlisi hanım prezervatif kullanımını
anlatmaya başlarsa ne tepki verirsiniz? Durex yapmış yapacağını.
-J.R.R.
Tolkien 1961 yılı Nobel Edebiyat Ödülü için aday olarak gösterilmiş. Lakin
“kaliteli hikâye anlatımının niteliklerine uymuyor” gerekçesiyle (Yüzüklerin
Efendisi için) ödüle layık görülmemiş.
-Seks
her zamanki gibi yine sattı. Üzerinde ‘Yetişkin Okurlar İçin’ ibaresi bulunan Grinin
Elli Tonu adlı kitap raflarda yerini alır almaz satış rekorları kırmaya
ülkemizde de başladı. Ha, biz kitabı okumayın mı diyoruz, alıp okuyun tabii ki
biz de okuyacağız.
-Amerikalı
yazar Joyce Johnson yeni kitabında Jack Kerouac’ın “Yolda”yı üç haftada değil
birkaç yılda tamamladığını yazmış ve romanı gözden geçirip düzeltmek için
yıllar harcadığını, her bir paragrafı titizlikle işlediğini belirtmiş. İşin ilginç
yanı “her bir paragrafı titizlikle gözden geçiren” Kerouac’ın romanın ilk ve
hatalı cümlesini neden düzeltmediğini merak ediyoruz ve bu haberi çok takmadığımızı
belirtmek istiyoruz. Aslında “I met met…” olarak başlayan ilk cümleyi
yayınevlerinden bazıları “I first met Dean not long after my wife and I split
up.” Şeklinde düzeltseler de biliyoruz ki orijinal halinde yayımlanan kitaplar
da mevcut. Tabii yazar kitabı 10 yılda tamamlamış olsaydı bu bir şey
değiştirecek miydi, tabii ki hayır.
0 YORUM:
Yorum Gönder