kiss kiss bang bang (2005)

Polisten kaçarken kendini Hollywood’ta çekilecek olan bir filmin seçmelerinde bulan Harry, söylediği yalanlarla oyunculuk hayatına bir adım atar. Eşcinsel Perry lakaplı gerçek bir dedektifle tanışan Harry kendini bir anda gerçek bir cinayet soruşturmasının içinde bulur. Harry’nin çocukluk arkadaşı...
paylaş:

rabbits (2002)

David Lynch’ten garip bir güldürü. Yönetmenin diğer filmlerinden farklı 50 dakikalık adını koyamadığımız bir deneyim. Kafa patlatmak için çözümlenmesi zor bir bulmaca, boş gözlerle izlendikten sonra ağızdan çıkan yorumlar, beyin fırtınası… David Lynch’in yazıp yönettiği 2002 yapımı fantastik komedi-dram....
paylaş:

el laberinto del fauno (2006)

Pan's Labyrinth. 3 Oscar, 68 farklı ödül (BAFTA, Goya,…), 58 farklı adaylık (Cannes, Golden Globes,…). Rotten Tomatoes’de 8.6 puan, IMDb’den yaklaşık 176 bin kullanıcının oylarıyla alınan 8.4 puan. Bu puanla top 250 listesindeki 77.lik. Metacritic.com dan alınan 98/100 metascore. Bu sayılanlar...
paylaş:

psycho (1960)

Efsanevi yönetmen Alfred Hitchcock’un yönetmen koltuğunda oturduğu ve 60 yaşındayken çektiği 1960 yapımı Psycho, emlak ofisinde çalışan bir kadının hayat hikayesini anlatmakla başlar. Kadın 10 yıldır aynı emlak ofisinde çalışmaktadır ve patronuna gereken güveni vermiştir. Sevgilisi ile artık evlenmek...
paylaş:

jacob's ladder (1990)

Film, Jacob Singer adında bir adamın hayat hikâyesini anlatır. Filmde anlatılan hikâye üç ayrı zamanda seyreder. Birincisi Vietnam Savaşı esnasındaki olan olaylar, yaşanılan trajik vakalar ve katliamlar, ikincisi Vietnam Savaşı sonrası, yeni bir ilişki, eskiden kalma anılar, hatıralar ve üçüncüsü...
paylaş:

en iyi 100 korku filmi

Best-Horror-Movies.com adresli site korku filmlerinden anlayan 23 jüri üyesiyle yaptığı kriterlerle toplamda 322 filmi incelemişler ve en iyi 100 korku filmini belirlemişler. Ele alınan kriterler; senaryo, orijinallik, etki, korku, konu, favori ve hala izlenebilir olması. Bu seçenekleri 1 ila 10...
paylaş:

august rush (2007)

Kristen Sheridan’ın yönetmenliğini üstlendiği dram-müzik-romantizm kategorili August Rush, ay ışığı altında güzel bir kaçamaktan sonra birbirine aşık olan iki gencin hikayesiyle başlar. Yakışıklı genç gitarını konuşturan, güzel bayan ise tellerin yüzeyinde elinin hareketinden ses türeten şahıslardır....
paylaş:

paris, je t'aime (2006)

Kalbin attığı şehirden kısa kısa aşk hikâyeleri. Ayrılıklar, olumsuzluklar, ölümler, sevgi, aşk, yazarlar, şairler, resim, müzik, sanat… Birçok ünlü ismi ve başarılı yönetmeni bir araya getirmeyi başaran 2006 yapımı Paris, je t’aime, eğlenceli, dram ve aşk dolu kısa filmlerden oluşuyor. Yönetmen...
paylaş:

candy (2006)

Boya kalemleriyle kendine dünyalar yaratan Candy ve kelimeleriyle düşler kuran Dan mutluluklarından bir haber aşkın içine düşmüş cezalılardır. Hayat onlar için bembeyaz sayfalarından birisini koparmış ve onlar bu beyaz sayfada kendi evciliklerini oynamaya başlamışlardır. Bu sevimli oyunları sürüp...
paylaş:

düşmek değil bu

Kulak zarımızı kemiren kumrulara inat, gri düşler peşinde koşarken düştüğümüzden diz kanamalarımız, hayat, beklenmedik anda, tahmin edilmeyen yerde, durup kalkmamıza müsaade etmiyor, onun farkındayız. Kıskançlıklarımızdan kederlerimize kadar bir ton yığın var rüzgârda serpişen, nehir yataklarında...
paylaş:

amores perros (2000)

“Tanrı bulanık görmemi istiyorsa ben de bulanık görürüm.” Birbirinden farklı üç hayat hikâyesi ve bu hikâyelerin aralarına sığınmış gizemler, tutkular ve aşklar. Yerinde olmayan bağ yumakları, kaderin çizdiği yolun dışına çıkamamak, kırılan kalpler ve dövüştürülen köpekler. Vurdumduymazlık, başkaldırı,...
paylaş:

eternal sunshine of the spotless mind (2004)

Tüm yaşadıklarına ve ilişkisine rağmen sevdiği erkekle ilgili tüm anılarını garip bir yöntemle aklından sildiren, renk cümbüşü bir kadın, bunu yaptığını öğrenince aynı işlemi kendi üzerinde denemeye çalışan bir adam ve budan sonra gelişen garip olaylar. Kaderin iki bireye oynadığı saf bir oyun,...
paylaş:

requiem for a dream (2000)

Uyuşturucunun ve bağımlılığın kaka, pis olduğunu anlatan filmlerin başında gelen Requiem for e Dream, Hubert Selby Jr.’ın aynı adlı kitabından beyaz perdeye uyarlanmış iyi bir yapım. Yönetmen koltuğunda Darren Aronofsky’nin oturduğu ve başrollerinde Ellen Burstyn, Jared Leto ve Jennifer Connelly...
paylaş:

being john malkovich (1999)

Kuklacı bir adam kuklacılıktan istediği başarıyı sağlayamayınca ellerinin çabukluğundan yararlanarak yeni bir işe başlar. İş yerinde gizemli bir geçit bulur ve yolun sonu John Malkovich’in beynine çıkar. Bundan sonra iş arkadaşı bir kadına âşık olur. Olaylar eşinin de bu kadına âşık olmasıyla sarpa...
paylaş:

in the mood for love (2000)

Fa yeung nin wa. “Huzursuz bir anda kadın erkeğin yakınlaşmasını sağlamak için başını önüne eğmişti ama erkek yapamadı. Çaresizlikten kadın döndü ve uzaklaştı.” Yumeji’s Theme eşliğinde ağır çekimli görsel bir şölen. 98 dakikalık muhteşem bir yapım. Yönetmen koltuğunda Wong Kar Wai. 2000 yapımı...
paylaş:

taxi driver (1976)

1976 yapımı bir Martin Scorsese filmi. Robert De Niro ve Jodie Foster’ın başrollerinde oynadığı Taxi Driver, New York’a gelip çalışmaya başlayan bir taksicinin şehri tüm pisliklerden kurtarma düşüncesiyle paranoyak olmasını konu edinir. Yönetmenin en iyi filmlerinden kabul edilen yapıt, IMDb kullanıcıları...
paylaş:

shutter island (2010)

The Departed filmiyle Oscar ödülüne layık görülen efsanevi yönetmen Martin Scorsese’nin yönetmenliğini üstlendiği Shutter Island, 2010 yapımı, dram, gizem ve gerilim dallı bir film. Başrolünde Leonardo DiCaprio’nun yer aldığı film, suç işlemiş akıl hastalarının tedavi edildiği bir hastaneden...
paylaş:

chungking express (1994)

Chung Hing sam lam. “Hatıralar kutulansaydı onlarında son kullanma tarihi olur muydu? Eğer öyleyse asırlar boyu bozulmamalarını isterdim.” Polis 223 ve polis 633’ün sevgililerinden ayrılışlarını, onları unutma çabalarını, Faye adlı kızın polis 633’e olan aşkını, çılgınlıklarını, California Dreaming’i,...
paylaş:

oldboy (2003)

Oldeuboi. Kızının doğum gününde içkiliyken telefon kulübesinin önünden kaçırılan, on beş yıl boyunca bir odanın içinde tutulan, bu on beş yıllık hapisten sonra serbest bırakılan ve bundan sonra gelişen karmaşık olayları anlatan muhteşem bir film Oldboy. Sorulan her doğru sorudan sonra öğrenilen...
paylaş:

the reader (2008)

İkinci Dünya Savaşı sonrasında Almanya’da geçen bir hikâye. On beş yaşındaki bir genç hastalandığında bir kadın ona yardım eder ve iyileştiğinde kadına teşekkür etmek için evine gider. Bu buluşmayla aralarında büyük bir aşk başlar, genç kadına klasiklerden bölümler okur, birlikte zaman geçirirler,...
paylaş:

metabolik ihtiyar

Yeni yıkanmış ellerimden gelen kokuyu hissediyorum. Duvarlar ve döşemelerden sızmaya çalışan müziği duyabiliyorum, orada bir yerde salınıyor, arkalarda, şuracıkta, yanımızda ya da avucumuzda, farkında bile değiliz. Elimde bir bardak içki, buzlar tüm içtenliği ve pişmanlıklarıyla eriyor, içkime...
paylaş:

the departed (2006)

Fareler ve köstebekler. Mafyanın içine sızmış bir polis, mafyaya yardım eden bir diğer polis. İkisi de birbirinden yetenekli, ikisi de çok zeki. Martin Scorsese’nin yönettiği film, 151 dakikalık heyecan. Başrollerde ise 3 Oscar sahibi Jack Nicholson, 1 Oscar sahibi Matt Damon, 3 kez Oscar’a aday...
paylaş:

mystic river (2003)

Jimmy, Dave ve Sean bir gün sokak ortasında beysbol oynarlarken topları mazgaldan aşağıya düşer, bunun üzerine kaldırımda buldukları yeni dökülmüş çimentoyu görürler ve sonsuza kadar isimleri orada kalsın diye adlarını kazımaya başlarlar. Bu sırada yoldan geçen siyah bir otomobil durur ve kamu...
paylaş:

trainspotting (1996)

Aslında onlar c vitamini illegal olsa onu bile uyuşturucu niyetine kullanacak gençler. İskoç, pis, bağımlı, aşağılık, kendine zarar veren bir tür genç grubu onlar. Her geçen gün kendilerine zarar verdiklerini bilerek bağımlılıklarını yineleyen, bundan gocunmayan hatta devlet sorunlarına, azınlıklara...
paylaş:

one flew over the cuckoo's nest (1975)

Ken Kesey’in çok satan romanından Milos Forman’ın yönetmenliğiyle beyaz perdeye aktarılan ve tartışmasız en iyi filmlerden biri olarak gösterilen One Flew Over the Cuckoo’s Nest, deli taklidi yapan bir suçlunun kendisini akıl hastanesine aldırmasını ve buradaki hastalar ile aralarındaki ilişkilerini...
paylaş:

snatch (2000)

Londra’da Yahudiler tarafından işletilen dünyaca ünlü elmas ticaret merkezi inanılmaz bir soygun yaşar ve 86 karat bir elmas çalınır. Elmas bir süre sonra el değiştirir ve işin içinden çıkılmaz bir durumla karşı karşıya gelinir. Olaya Yahudilerden tutun da her şeyi yutan köpek bile karışmıştır....
paylaş:

lock, stock and two smoking barrels (1998)

Kim kimden ne aldı, ne çaldı, neden yaptı? O diğerinin parasını çaldı, birisi birine borçlandı, silahlar vardı antika, çok para ediyordu, onları kim yürüttü, kim, kimi öldürdü, ne için öldürdü, buna değdi mi? Enteresan bir film, komik, çekici, şımarık, aşağılık. Talihsiz ve beklenmeyen olaylar dizisi,...
paylaş:

black swan (2010)

Hayatında dans etmekten başka bir uğraşı olmayan, güzel ve başarılı Nina, kusursuz olabilmek için uğraşan yetenekli bir balerindir. Eskiden balerin olan annesiyle beraber New York’ta yaşamaktadır. Kuğu Gölü oyununda kraliçe kuğu olma hayaliyle yanıp tutuşan Nina için önündeki tek engel kendisidir....
paylaş:

american history x (1998)

Babası zenciler tarafından öldürülen bir genç ve onun ırkçı düşünceleri üzerine kurulu güzel bir yapım. David McKenna’nın yazdığı Tony Kaye’nin yönettiği American History X’de Derek adındaki bir gencin arabasını çalmaya çalışan zenciyi öldürmesi ve hapiste geçen yıllarında bu ırkçılığını gözden...
paylaş: