James
Cameron’un paraya para demediği filmi Avatar’a bir diğer taraftan bakarak
hazırlanmış “dürüst” fragman.
avatar etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
avatar etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
avatar: the last airbender - the promise | part 2
yazan: tunalızade gürkan efendi
tarih: 9/28/2012 09:30:00 ÖS
etiket: avatar, avatar the last airbender, avatar the last airbender the promise, kitap, son hava bükücü, son hava bükücü söz
yorum:
Hiç yorum yok
Avatar:
The Last Airbender ile Avatar: Legend of Korra arasında köprü oluşturmak, The
Last Airbender’ın bitişiyle kafaları kurcalayan soru işaretlerini biraz olsun
ortadan kaldırabilmek amacıyla yapımcılar tarafından oluşturulması kararlaştırılan
Avatar: The Last Airbender – The Promise’in ikinci bölümü 30 Mayıs 2012
tarihinde Dark Horse tarafından basılıp yayımlanmış.
Çizgi
romanın ilk bölümünde daha çok geçmişi hatırlatmak, savaşın verdiği acıları
düzeltmek adına uyum sürecinin başlatılması ve bu süreçte yapılacakların
tartışılması, bunun üzerine doğan sorunlar ve sorunların başlatmış olduğu
gerginlik ön plandayken ikinci bölümde ise Toph ve açtığı metal okulunun
yanında, ilk bölümde doğan sorunlara çözüm arayışları üzerine kurulu sahneler
yer alıyor. Bu yüzden ilk bölüme göre daha az içerik ve ilk bölüme nazaran daha
fazla komiklik barındırıyor diyebiliriz.
Toph
boş bulduğu bir okulda tesadüfi olarak bulduğu üç çocuğu eğitmeye başlar, tabii
bir önceki bölümde gerçekleşen ateş ve toprak ulusu arasındaki gerginlikten
kuvvet alan ateş ulusundan bir eğitmen okulun aslında onların okulu olduğunu
söyleyerek Toph ve öğrencilerin derhal okuldan ayrılmalarını söyler. Tabii bildiğimiz
üzere Toph böyle şeylere hiç gelemez ve ortamda gerginlik oluşur. Bunun yanında
toprak bükmekten daha zor ve inanılmaz derecede hayali gibi gelen metal
bükmenin öğretilmesi için uğraş verdiği bu okulun bu kadar çabuk kaybedilmesine
de göz yumamaz. Tabii bu gergin ortamı garip çözümle halleden Sokko öğrenciler
arasında bir rekabetin oluşmasını sağlayarak kazanan tarafın okula sahip
olabileceği fikrini doğurur ve üç gün sonrasında karşılaşma ayarlar.
Her
şey yerli yerindedir pekala da üç öğrenci de birbirinden beceriksizdir. Tabii Toph
ve Sokko’nun bu öğrenciler üzerinde gerçekleştirmek istedikleri planlar da yok
değildir.
Öte
yandan ateş lordu Zuko hala yaptığının arkasında durmaktadır, babasıyla
hapishanede konuşması ise onun içindeki ateş ulusu yüceliğini her geçen dakika
arttırmakta ve kötü tarafa kaymasına da neden olmaktadır.
Diğer
yandan Aang ve Katara, yeniden uyum sağlanması için gerçekleştirilen bu
hareketin belki de gerçekten çatlak noktalarının olduğu fikrine inanmaya
başlamışlardır. Neticede buradaki halk birlikte yaşamakta ve bir aileyi
evlerinden uzaklaştırmak için çaba göstermeye çalışmaktadırlar. Bunun yanında
iki ulusunda çok farklı olduklarının farkındadırlar ve birlikte yaşamamaları
gerektiği düşüncesi de kafalarını kurcalamaktadır. Bunun için Zuko ve toprak
kralı ile bir görüşme ayarlamak için toprak kralının karşısına çıkar ve aslında
hiç de tahmin etmedikleri bir şekilde toprak kralının ateş lorduna karşı
çıkacağını öğrenirler. Ve durum hiç olmadığı kadar karışık bir hal alır.
Her
ne kadar birincisi kadar olmasa da olay örgüsü o kadar akıcı ilerliyor ve biraz
da özlemden olsa gerek sonunda ne olacağı o kadar çok merak ediliyor ki bir an
önce üçüncü bölüme geçme isteği doğuyor insanın içinde.
avatar: the last airbender - the promise | part 1
Avatar:
The Last Airbender ile Avatar: Legend of Korra arasında köprü oluşturmak, The
Last Airbender’ın bitişiyle kafaları kurcalayan soru işaretlerini biraz olsun
ortadan kaldırabilmek amacıyla yapımcılar tarafından oluşturulması kararlaştırılan
Avatar: The Last Airbender – The Promise, üç bölümlük çizgi roman.
Gene
Luen Yang, Michael Dante DiMartino, Bryan Konietzko tarafından yazılan,
Gurihiru tarafından çizimleri ve kapak tasarımları gerçekleştirilen bu mükemmel
çizgi romanın ilk parçası 25 Ocak 2012 tarihinde Dark Horse tarafından basılmış
ve satışa sunulmuş.
İlk
bölüm biten savaş sonrası barışın yeniden hüküm sürmesine olanak verilmesi
üzerine kurulu bir şekilde başlıyor. İlk başlarda kısa bir özet geçen kitap,
sonrasında Aang ve arkadaşlarının barışı getirmek için nasıl bir çözüm
ürettikleri ile devam ediyor. Toprak krallığındaki ateş kolonilerinin sanki
sürekli savaşın devam ettiğini gösterdiği gibi bir düşünce ortaya çıkmasıyla
durumun aslında daha büyük bir problem olduğu görülüyor. Ateş kralının
desteğiyle bu kolonilerin toprak krallığından çıkartılması kararı alınıyor. Bu işlemin
ne kadar zor olduğunun da farkındalar, bunun için Avatar ve arkadaşları bu
görevin başına geçiyorlar ve yeniden uyum sağlama hareketini başlatmış bulunuyorlar.
Bu
esnada Aang ve Katara arasında gerçekleşen aşk daha da büyüyor, tabii diğerleri
bu hallerinden pek de memnun görünmüyorlar. Her fırsatta aşıklarla dalga
geçmeleri çizgi romandaki en komik sahnelerden birkaçı.
Zuko’nun
babasını hapishanede ziyaret etmesinden sonra Aang’den istediği şey ise şayet
bir gün aynı babası gibi biri olursa, hiç tereddüt etmeden kendisini engellemek
için ne yapılması gerekiyorsa yapması. Tabii Aang bu gibi bir durumla
karşılaşsa ne gibi bir tepki verir, bunu kendisi bile bilmiyor. Neticede savaş
sürerken düşmanını bile öldürememişti.
Aradan
bir yıl geçiyor ve işler hiç de beklenilen gibi gitmiyor. Yıllardır o
topraklarda yaşamış ateş krallığına bağlı koloniler yerlerinden sürülmesi
istendiğinde doğal olarak kargaşa çıkıyor. Zuko’nun o bölgeye gelmesinden sonra
geceleri hiçbir şekilde uyuyamaması, her an birileri ona saldıracakmış gibi
diken üstünde durması ve üzerine gerçekten de böyle bir saldırının
gerçekleşmesiyle işler garip bir hal alıyor. Bunun üzerine Zuko bölgeye gidiyor
ve yeniden uyum sağlama hareketinin çok da iyi düşünülmüş bir plan olmadığına
karar vererek karşı çıktığını açıklıyor. Tabii işler bundan sonra daha da
karanlık bir hal alıyor.
En
az çizgi dizisi kadar heyecan veren, en az onun kadar güldüren ve en az onun
kadar yoğun bir antlımla ilerleyen bir çizgi roman diyebiliriz The Promise için
ve ilk bölümü bitirdikten sonra ikinci bölümü okumak için insan gerçekten
beklemek istemiyor.