Tutulmamış yeminler, yıkanmamış cesetler, kesilmemiş saçlar var yanı başımda, gece saatlerden çoktan sabaha yenik, ay ışıkları güneş doğana kadar aydınlatırken dünyayı, yukarılarda yer değiştiren yıldızlar, uzaklarda gemiler var okyanusları acıtan, yunuslar var trafik lambalarında, çizgiler her yerde, sağda ve solda, yukarıda ve aşağıda, fark ettiğimi biliyor herkes, benim yaptığım apaçık, yine de sorguya çekilenler ve kafa karıştıranlar, an denen kavram ilerlerken hiç durmadan, dairenin içinde kalanlar ve dışındakiler, serbest kalanlar sevinçten ağlarken dışarılarda bir yerlerde baykuşlar ötüyor kulak zarını çizerek, yelkovanlar sevişedursun akrep sokmalarında, yeminler üstüne yeminler ediliyor tutulmayacakları bilindiği halde, sadece cesetlerin arkasında duranlar ağlıyor, yıkamak ve çörek otu dökmek için sıraya girmişler, yavaş yavaş ağaran gökyüzüne inat ay var uzaklarda, saçlar belden aşağıda, kırıklar aldırılıyor, sabahlar çoktan öldü, galibiyet ayın elinde, yıldızlar sevinçlerinden ne yapacaklarını şaşırmış, bir o tarafa, bir bu tarafa, okyanusun kalbinde kan bürüyen tonlar ağırlığında gemiler var yük taşıyan, binlerce yunusun katili oluvermişler şimdiden, sağa tehlikeli virajlar ve sola, kasisler var durmadan, zaman şişede durduğu gibi durmuyor, aktıkça akıyor toprağa, yeşilliklerin sebebi zaman, dışarılarda hâlâ sesler var, baykuşlar bayanlarını arayadursunlar, gagalarında sallanan solucanlar, sadece düşüne durun siz, herkimseniz, ne anlattı şimdi bu deyip, gelmişimi ve geçmişimi, yapabilirsiniz, elimde bir kalem ve bir kâğıt, çizdikçe çiziyorum yusyuvarlak bir daire, para koyup çizsem bu kadar zorlanmayacağım, dışta kalanlar sevinçten ağlarken, siz, içeriye koyuyorum tümünüzü, farkındalar, kimin yaptığı apaçık, tutulmayacak yeminler ediliyor her dakika ama siz, içinde kalıp yıkanacaklar, üzerine bir bir çörek otu dökülüp mis gibi kokacaklar, yanımda bir makas, kesilmemiş saçlar, sorguya çekilenler, sabah oldu mu diye soran bebekler var bir de, olanlardan bir haber sütünü içiyorlar, zaman akıp giderken büyüyüveriyorlar anlamadan, önlerinde bir kâse yuvarlak, dışa taşan krakerler boğulmaktan kurtulduklarına seviniyorlar, içine düşenler durmadan yeminler ediyor ama herkes farkında, kimin suçlu olduğu apaçık, yine de herkesi sorguluyorlar.
0 YORUM:
Yorum Gönder